Sevgili Dostlar,Ve Değerli Halkım;Deprem,tarih boyunca Anadolu’da yaşayan kavimlerin ortak kaderi!Cumhuriyet döneminde de bu topraklarda onlarca deprem yaşadık!Bu depremlerin son halkası da bu İzmir Depremi!Yıllardır yaşanan sarsıntılarda binlerce,onbinlerce canımızı kaybettik!Allah hepsine gani gani rahmet eylesin.
Peki,bunca yaşanan acıları,sıkıntıları yaşarken acaba ne gibi tedbirler aldık?Ya da yeterince tedbirler aldık mı?Maalesef bu sorulara net bir şekilde olumlu cevaplar veremiyoruz!17 Ağustos 1999 Marmara depreminden sonra,bir çok eksiğine rağmen bazı yönetmelikler yayınlandı.Ancak uygulamaları ne kadar kontrol edilebildi?Bunlar tartışılır!
Biz Tarsus Belediyesi olarak 1999’depreminden sonra gırgır ile beton dökülmesini yasakladık!Henüz Bakanlık karar almadan, yönetmelikler yayınlanmadan aylar önce hazır beton kullanma mecburiyeti getirdik!Biz bu kararları alırken,hemen bir tezvirat başlatıldı!Bizim hazır beton firmaları ile anlaştığımız söylendi!Bizler Tarsus Belediyesi olarak,Hazır Beton firmalarından, beton fiyatları konusunda Tarsus’a özel indirim uygulamalarını istedik.Ancak,firmalar aksine,tekel oluşturarak beton fiyatlarına zam yaptılar.Adana ve Mersin’den daha yüksek fiyatlar uyguladılar!Bizde bu dedikoduyu ortadan kaldırmak ve tekelleşmenin önüne geçmek için İmar Ltd.Şirketi olarak hazır beton Tesisi kurduk.Ve..Firmalardan en az yüzde 10 daha ucuza ve daha kaliteli beton temin ettik.Yine Türkiye’de bir ilk olarak inşaatlarda her tabiye betonu dökülmeden projeye uygun olarak demir konup konmadığını, bizzat Belediyede kurduğumuz İnşaat Kontrol Ekiplerimize kontrol ettirdik.Bir çok konuda vatandaşlarımızla ya da müteahhitlerle karşı karşıya geldik!Her şeye rağmen aldığımız bu radikal kararları uyguladık.Kararlı tutumumuzdan da asla taviz vermedik!Biz bir seçilmiş Belediye Başkanı olarak bu riskleri alırken,çıkarılan aflar her defasında bizi zor durumda bıraktı.Kentsel Dönüşüm Yasaları çıkarılıyor.Alınan kentsel dönüşüm kararlarının uygulanması konusunda Belediyeler çözüm üretemiyor.Zira bu işin yeterince yaptırımı yok.Vatandaş bu işe çok fazla gönüllü olarak yaklaşmıyor.Ayrıca bu işi fırsata dönüştürmek istiyor.Tehlike arzeden evinden bir an evvel kurtulmak yerine,rant sağlamak istiyor.Bu nedenle de kentsel dönüşüm konusunda cılız hareketler olsa da köklü çözümler üretilemiyor!
Sevgili Dostlar,
Değerli Halkım;
Bildiğiniz gibi Türkiye’nin her tarafından İtfaiye Ekipleri,İzmir Depremi’nde enkaz altındakileri çıkarabilmek gayesiyle,gece gündüz için mücadele ediyor.Yıkılan binalardan Canları kurtarmaya çalışıyor.Bu çalışmalarda onlarca Can kurtardılar.Çalışmalar hala devam ediyor.İnsanlar sabırla beklemede!15 yaşındaki İdil kızımız 56 saat sonra,3 yaşındaki Elif kızımız 65 saat sonra canlı olarak enkazdan çıkarıldılar.Hala umutlu bekleyiş sürüyor!
İşte bu çalışmalar çerçevesinde, görevde olduğumuz beş yıllık dönemde,İtfaiye Daire Başkanlığımızca kurulan Deprem Arama Kurtarma Ekibi’ninde yer almış olması,yine bizim dönemimizde temin edilip Eğitilmiş Köpeklerimizinde orada canlı tespitinde rol alarak faydalı olması bizlere gurur verdi.Emeği geçen herkesten Allah razı olsun.Belediyecilik işinizi severek yapmanızı gerektirir.Belediyecilik bazı konuları önceden görebilmeyi gerektirir.Bu işlerin tasarrufu olmaz!Bu işler tecrübe gerektirir.İtfaiyecilik özel yetenek,bileği ve birikim gerektirir!Tecrübeli insanları görevden alıp,yerine tecrübesiz insanları koyarsanız,insanların hayatını tehlikeye atmış olursunuz!
Sevgili Dostlar,Ve Değerli Halkım;
Bu deprem bir kere daha göstermiştir ki;Deprem kuşağında ve her anı riskli olan bir Vatan toprağında yaşıyoruz.Hiç kimsenin bir saniye sonrasının garantisi yok!Yarına hiç kimsenin sağ çıkacağıbelli değil!O zaman üç günlük dünya menfaatleri için kin ve nefretle insanları üzmeye,ardından da pişman olup nedamet duyarak üzülmeye gerek yok!İnsanların bu gerçekleri düşünerek hareket etmesi, sonradan dile getirilecek keşkeleri azaltacak,aynı zamanda yaşarkenki mutlulukları da artıracaktır.Bu vesile ile depremde hayatını kaybeden vatandaşlarımıza Allahtan rahmet,yakınlarına sabırlar,Yaralı vatandaşlarımıza da sağlık ve sıhhat diliyorum.Rabbim beterinden saklasın.
Geçmiş olsun İzmir!
Geçmiş olsun Türkiye!
Burhanettin KOCAMAZ/İYİ PARTİ GENEL İDARE KURULU ÜYESİ